Türkiye-İran İlişkisi

Türkiye-İran İlişkisi

Türkiye, tüm komşularının hem kendisiyle hem de birbirleriyle dostluk ilişkileri kurarak tüm bölgenin refah ve gönence kavuşmasını istemekte, bu çerçevede stratejik önemi haiz bir bölgesel güç olan İran'la da ilişkilerini mümkün olan en üst düzeye getirmek arzu ve iradesini taşımaktadır. 

Cumhurbaşkanımız Ahmet Necdet Sezer'in 17-18 Haziran'da İran'ı ziyareti, Türkiye'nin bu arzusunun en üst düzeydeki bir yansımasıdır. 

Ziyaret, iki ülkenin son yıllarda iyi komşuluk, içişlerine karışmama ve karşılıklı saygı temelinde geliştirilen ilişkilerinin ve ikili işbirliğinin her alanda daha derinleştirilmesi yönündeki ortak kararlılığın vurgulanmasıyla neticelenmiştir. 

11 Eylül saldırılarının ardından tüm dünyada güvenlik endişelerinin tırmandığı ve terörizme karşı uluslararası işbirliğinin öneminin ortaya çıktığı bir dönemde girilmiştir. Bu konjonktür içinde, Türkiye ile İran arasında özellikle terörizme karşı mücadele vermek üzere kurulan ortak güvenlik mekanizmalarının önemi bir kat daha artmıştır. 

İki ülke geçtiğimiz yıllarda kurulan Türkiye-İran Yüksek Güvenlik Komisyonu, Ortak Güvenlik Komitesi ve sınır illeri valilerinin eş başkanlıklarında toplanan alt komiteler çerçevesinde güvenlik işbirliği alanında büyük mesafe katetmiştir. Cumhurbaşkanımızın ziyaretinde bu mekanizmaların daha verimli çalışması için alınabilecek önlemler üzerinde durulmuştur. 

Cumhurbaşkanı Hatemi'nin İran topraklarında Türkiye'nin güvenlik çıkarlarına ters düşecek hiçbir faaliyete izin verilmeyeceğini teyit etmesi ve varolan mekanizmaların en etkin şekilde çalıştırılması konusundaki kararlılıklarını vurgulaması, bu bakımdan özel önem taşımaktadır. 

İki Cumhurbaşkanı görüşmeler sırasında bölgesel ve uluslararası konuları da ele almışlardır. Bu bağlamda, özellikle Irak'taki durumu değerlendirmişler ve Irak'ın toprak bütünlüğü ve ulusal birliğinin korunmasının önemini vurgulamışlar, BM Güvenlik Konseyi kararlarının gereğinin Irak tarafından yerine getirilmesi ve böylelikle Irak halkının sıkıntılarının biran önce sona ermesini temenni etmişlerdir. 

İki Cumhurbaşkanı ayrıca, Afganistan ve Orta Doğu'daki gelişmeler üzerinde fikir alışverişinde bulunmuşlardır. 

İkili ekonomik ve ticari ilişkilerdeki potansiyeli değerlendirmek üzere özel sektör kuruluşlarının inisiyatifiyle hazırlanmış olan Kuruluş Protokolü İran Dışişleri Bakanı Harrazi'nin geçtiğimiz Kasım ayında ülkemizi ziyareti sırasında imzalanan Türkiye-İran İş Konseyi'nin ilk toplantısı Cumhurbaşkanımızın ziyareti sırasında yapılmıştır. Konsey, hiç şüphesiz, ekonomi ve ticaret alanlarındaki işbirliğine yeni boyutlar kazandırılmasında önemli roller üstlenecektir. 

İran'la yaklaşık bir milyar dolar seviyesinde bulunan ikili ticaretimizde Türkiye aleyhindeki dengesizlik, geçtiğimiz Aralık ayından itibaren İran'dan doğal gaz alımının başlamasıyla daha da büyüme eğilimine girmiştir. 

Ziyaret sırasında İran ve Türkiye arasındaki ticaretin dengeli biçimde gelişmesinin işbirliğinin sağlıklı temeller üzerinde güçlenmesine yardımcı olacağı düşüncesi teyit edilmiştir. 

İki ülke yetkilileri, bu noktadan hareketle, varolan dengesizliğin giderilmesi için yeni mekanizmalar kurulması düşüncesi etrafında verimli görüş alışverişlerinde bulunmuşlardır. 

Ziyaret vesilesiyle, ticari ilişkilerin gelişmesi yönünde atılan somut bir adım ise Çifte Vergilendirmenin Önlenmesi Anlaşmasının imzalanmasıdır. 

İran'ın kısa bir süre önce yatırım ortamını düzenleyen Yabancı Yatırımlar Yasası'nı iç mevzuatına dahil etmesinin ardından imzalanan bu anlaşmayla Türk işadamlarının İran'daki yatırımlarının önünün açılması beklenmektedir. 

İran ile ilişkilerimizin kültürel boyutunun geliştirilmesi çabalarının bir ürünü olan, Allame-i Tabatabai Üniversitesi'nde Türk Dili ve Edebiyatı bölümü kurulması fikri, Cumhurbaşkanımızın ziyareti sırasında yapılan açılış töreniyle hayata geçirilmiştir. 

1959 tarihli Kültür Anlaşması kapsamında geçen yıl imzalanan Kültür Değişim Programı gereğince açılan bölüm, Türkiye'de halen dört üniversitede eğitim vermekte olan Fars Dili ve Edebiyatı bölümleriyle birlikte iki ülke arasındaki kültürel ilişkilerin geliştirilmesine önemli katkı sağlayacaktır. 

Cumhurbaşkanımızın Doğu Azerbaycan Eyaleti'nin başkenti Tebriz'e de giderek bu şehri ziyaret eden ilk Türk Cumhurbaşkanı olması iki ülke ilişkilerinde karşılıklı güvenin ulaştığı noktayı göstermesi bakımından anlamlıdır. 

Cumhurbaşkanımızın İran ziyareti iki ülke ilişkilerinde ileriye dönük yeni fırsatlar ve işbirliği olanakları yaratması açısından faydalı olmuştur. 



Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Süleymanpaşa, Tekirdağ Tarihi

Pınarhisar, Kırklareli Tarihi

VAN İLİ GENEL BİLGİLER