Çorlu, Tekirdağ

 

Çorlu, Tekirdağ'a bağlı bir ilçedir. Çorlu, İstanbul'dan sonra Türkiye Trakyası'ndaki (Doğu Trakya) en büyük ikinci yerleşim yeridir. En yüksek nüfusa sahip Tekirdağ ilçesidir.

Tekirdağ merkezine 38 km uzaklıkta olan Çorlu; Ergene havzasında, Trakya'nın orta yerinde, yayla yüzeyinin üstünde bir düzlükte yer alır. Elverişli doğal yapısı, güçlü ulaşım bağlantıları, önemli sanayisi, iş olanakları ve stratejik önemi ile Tekirdağ'ın en büyük ilçesi olan Çorlu, Türkiye'nin de en gelişmiş ilçelerindendir. 

Kuzeyden Tekirdağ'ın Ergene ve Çerkezköy ilçeleri, doğudan İstanbul'un Silivri ilçesi, batıdan Süleymanpaşa ve Muratlı ilçeleri, güneyden Marmaraereğlisi ilçesi ve Marmara Denizi ile çevrilidir. İlçenin yüzölçümü 531 km²dir. Şehrin nüfusu 2024 yılına göre 300.296'dir.

Çorlu'nun denizden yüksekliği 193 m'dir. Yıldız Dağları'nın uzantısı olarak sokulan sırtlar Çorlu'nun yüksek yerlerini oluşturur. Çorlu, Yıldız Dağları'ndan aşınarak, akarsulardan sürüklenerek gelen tortuların depolandığı bir dolgu bölgesidir. 

Ayrıca burası, Ergene Havzası ile Marmara kıyı şeridi arasındaki su bölümünün ayrım sınırıdır. Yine Çorlu, Karadeniz ile Akdeniz arasında yer aldığı için bu iklim bölgelerinin etkisindedir. Kuzeyden inen soğuk hava ile güneydeki Akdeniz ile Ege'den gelen nemli-ılık hava akımları bölgenin iklim yapısını etkiler.

Köken bilimi

Çorlu adı ile ilgili çeşitli savlar ortaya atılmıştır. Eski atlaslarda kentin adı "Tzarylus", "Tzurulum", "Tzurulus", "Tzurule", "Tschurla", Tziraltum" olarak geçmektedir. Bizans döneminde peyniri meşhur olduğu için ''peynir kasabası'' anlamında ''Tribiton'' adı verilmiştir. Kimi yapıtlarda ise ''Sirello'' olarak geçtiği görülür. Halk arasında ise çorak, işe yaramaz anlamına gelen "çor" sözcüğünden geldiği, Türklerin Çorlu'yu alışında çok zorluk çekildiği için bu söze benzetme yapıldığı ileri sürülür.

Tarihçe

Tarih öncesi döneme ait buluntuların elde edilmiş olması, bölge tarihini ilk Tunç çağı'na kadar götürmektedir. Bilinen en eski adı Tzirallum/Tzirallun veya Tzirallon olan Çorlu, MÖ. 1000 yıllarında Trako-Friglerin kurduğu koloni kentlerden biridir. Tarihin çeşitli dönemlerinde Frig, Yunan, İskit, Pers, Makedon, Roma ve Bizans egemenliğine girmiştir. 

Zaman zaman Hun, Avar ve Peçenek akınlarına da maruz kalmıştır. Ayrıca İstanbul üzerine çeşitli seferler düzenleyen Arap ordularının istilasına da uğramıştır. Kısaca; Trakya'nın yaşadığı her istiladan etkilenmiştir. Çorlu şehrinin kuruluşuyla ilgili kesin bir bilgi olmamakla birlikte Trak göçleriyle birlikte tarıma ve yerleşime açıldığı bilinmektedir.

Ortaçağ dönemi

Roma Cumhuriyeti M.Ö. 168 yılında Trakya Krallığı'nı egemenliği altına almıştır. Bu dönemde Roma yönetimi sahillerdeki Yunan kolonilerini bağımsızlaştır hale getirilmiş ve kolonide yaşayan halklar iç bölgelere yerleşerek yeni köy ve kasabalar kurmuşlardır. Bu kolonilerin kurduğu yerleşim yerlerinden biri de Çorlu olmuştur. 

Roma İmparatorluğu'nun ikiye bölünmesinden sonra Çorlu, Bizans İmparatorluğu'nun idaresi altına girmiştir. M.S. 7. yüzyılda Bizans İmparatorluğu topraklarını thema adlı askeri yönetim birimlerine bölmüştür. Çorlu da Trakya Theması altında yer almış.

Orta Çağ'da burada, Bizans İmparatorluğu'nu korumak için kullanılan Tzirallum kale kentinin bulunması İstanbul yolu üzerinde yer alan Çorlu'ya askeri bir önem kazandırmıştır. Anadolu'dan Rumeli sınır boylarına uzanan anayol üzerinde konaklama yeri olmasından dolayı da önemli tarihi olaylara sahne olmuştur. 

Örneğin Aleksios Komnenos'un Bizans İmparatoru olmasına burada yapılan bir toplantıda karar verilmiştir.

Osmanlı İmparatorluğu dönemi

Çorlu, Trakya'daki başka şehirlerle birlikte 1357 tarihinde Süleyman Paşa tarafından fethedilerek Osmanlı topraklarına katılmıştır. Süleyman Paşa ve Orhan Gazi'nin ölümleri üzenine tekrar Bizans egemenliğine geçen Çorlu, 1361 tarihinde Şehzade Murad tarafından fethedilerek kesin olarak Osmanlı hakimiyetine girmiştir. I. Murad'ın emriyle Trakya'daki öteki Bizans şehirlerine ibret olması maksadıyla burayı savunan Bizanslılar ağır şekilde cezalandırılarak kale duvarları yıkılmıştır. Böylece Tzirallum'un askeri önemi de ortadan kaldırılmıştır. Bu sert davranış hemen etkisini göstermiş ve Trakya'nın fethi kolayca tamamlanmıştır.

Çorlu'nun ilk camisi II. Mehmet döneminde yapılmıştır ve Fatih Camii adı verilen bu cami halen ayakta kalan bir yapıdır.

Yine Çorlu, imparatorluk döneminde ilk defa II. Beyazıt ile oğlu Şehzade Selim (Yavuz) arasında geçen baba-oğul savaşında yer almıştır. Şehzade Selim ile II. Beyazıt Çorlu yakınlarındaki Uğraşdere'de karşılaşmış ve Şehzade Selim babasının kuvvetleri önünde yenilmiştir. 

1512'de tahtını oğluna bırakan II. Beyazıt Dimetoka Sarayına giderken Çorlu konağında ölmüştür. Daha sonra Yavuz Sultan Selim de İstanbul'dan Edirne'ye giderken sırtında çıkan ur nedeniyle Çorlu'da 40 gün tedavi görmüş ve 21 Eylül 1520 tarihinde babasıyla aynı topraklarda ölmüştür. Bu suretle II. Beyazıt Dimetoka'ya, Yavuz da Edirne'ye varamamıştır. 

Eylül 1676'da son Sadrazam Köprülü Fazıl Ahmet Paşa, Çorlu ile Karıştıran arasındaki Karabiber çiftliğinde ölmüştür. Çorlu 18. yüzyılda Kırım'dan uzaklaştırılan Hanzadelerin ve Girayların sürgün yerlerinden biri olmuştur. 1830 yılında Rumeli Beylerbeyliği kaldırılıp Edirne vilayeti kurulunca, Çorlu bu vilayetin Tekirdağ sancağına bağlı bir kazası haline getirildi. 1870'te vilayetler örgütünün ıslahı sırasında durumunu olduğu gibi korudu. 1876'da geçici olarak Rusların eline düştü.

Edirne Vilayet Matbaası Müdürü Şevket Dağdeviren'in yazdığı 1892 tarihli salnameye göre; Edirne Vilayeti Tekfurdağı Sancağı'nın bir kazası olan Çorlu Kasabası içindeki 12 mahalle ile 38 köyde 3389 hane ve 11032 çeşitli milletten nüfus vardır. 

Yakın dönem

1912-1913 Balkan savaşları'nın birinci devresinde Osmanlı Doğu Ordusu Kumandanlığı karargahı Çorlu'da idi. 5-6 Aralık 1912 savaşlarından sonra Bulgarların eline geçti. Balkan Savaşları'nın ikinci devresinde Edirne'ye doğru ilerleyen Türk Ordusu tarafından 15 Temmuz 1913'te kurtarıldı. Türk Kurtuluş Savaşı yıllarında ise Çorlu, 25 Temmuz 1920'de Yunan işgaline uğradı. 1918 yılından beri faaliyet gösteren ve Trakya'nın kurtuluş mücadelesini yöneten Trakya ve Paşaeli Müdafaa-i Hukuk Cemiyeti'nin kurduğu çeteler burada da faaliyetlerine devam ettiler. Mudanya Mütarekesi kararları ile 15 Ekim 1922'de savaşılmadan Yunan yönetimi tarafından Türk yönetimine devredilmiştir. Çorlu hâlen, II. Dünya Savaşı'ndan beri savunma bakımından önemli bir garnizon olma özelliğini devam ettirmektedir.

Coğrafya

Çorlu, Türkiye'nin kuzeybatı (Trakya) bölgesinde olup, 41 derece 07 dakika 30 saniye doğu boylamı ile 27 derece 45 dakika kuzey enlemi arasındadır. Çorlu'nun, denizden yüksekliği 150–180 m arasındadır. Çorlu, Ergene havzasında ve Trakya'nın merkezi bir yerinde bulunmaktadır. 

Doğudan; İstanbul'un Silivri ilçesi, Muratlı ilçesi ve Kırklareli'nin Lüleburgaz ilçeleri ile çevrilidir. Güneyde ise; Marmara Denizi ve Marmaraereğlisi ilçesine komşu olmaktadır. Çorlu, Tekirdağ ilinde kapladığı alan bakımından dördüncü sıradadır. Çorlu'nun yüzölçümü yaklaşık 409 km²dir. İlçe rakımı 193 m'dir. İlçe genellikle düzlük bir yapıya sahiptir. 

Yıldız Dağları'nın uzantısı halinde sokulan sırtlar, Çorlu'nun en yüksek kesimini oluşturur. Çorlu arazisinin büyük bölümü Ergene havzası içinde yer alır. Burası Yıldız Dağları'ndan taşınan ve akarsulardan sürüklenen tortuların depolandığı bir dolgu bölgesidir. Ayrıca bu bölge, Ergene Havzası ile Marmara kıyıları arasındaki su bölümünün ayrım sınırıdır.

İklim

Çorlu, iç kesimde yer alması nedeniyle Trakya'da en az yağış alan bölgedir. Yıllık yağış miktarı 545 mm (kg/m²)'dir. Yağışların %20'si ilkbahar, %10'u yaz, %30'u sonbahar, %40'ı kış mevsiminde düşmektedir. Ortalama rüzgârın yönü kuzey-kuzeydoğudur ve rüzgârın hızı 3,6 m/sn. kadar yükselir. Bu rüzgârlar fazla yağış getirmezler. Nemli hava kütlelerini getiren ve yağışa neden olan rüzgârlar güney - güneybatı yönlü Lodos ve Kıble'dir. Kışın kendisini hissettiren Karayel ise soğuk hava dalgasını getirerek kar yağışına sebep olur. Yıllık sıcaklık ortalaması 12,6 °C en yüksek sıcaklık ortalaması 18,2 °C en düşük sıcaklık ortalaması 8,1 °C'dir. Çorlu, Karadeniz ile Akdeniz arasında yer aldığı için bu iklim bölgelerinin etkileri altında kalır. Kuzeyden gelen soğuk hava kütleleri ile güneyden, Akdeniz ve Ege'den gelen nemlilik hava akımları bölge iklim yapısını belirler.

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Süleymanpaşa, Tekirdağ Tarihi

Pınarhisar, Kırklareli Tarihi

Şarköy, Tekirdağ